Bazı Lekeler Güzel Durur.

Dün akşam üzeri gün batımını izliyordum sahilde sessiz ve sakin.
Ta ki arkadaşım yanıma yalın ayak koşa koşa gelesiye kadar.
Kumsalda topuklu ayakkabıyla koşacak değil ya;
Topuklu efeler gibisinden yani.
Ben niye bu işi beceremiyorum yahu?
CHP’den AKP’ye topuklamak değil ki benim konum.
Daldan dala atlıyorum hemen.
Ne olacak benim bu halim.
Makale yazmak bana göre değil galiba.
Hayır, menfaatim ya da kasetim olsa neyse…
Aslında bir kasetimin olma zamanı geldi.
Çok güzel sesimin olduğu söylenir hep.
Her yer karanlıkkkkkkkk… Makber falan yani.
Kır direksiyonu Mine, dağıttın yine şanzımanı.
Nerede kalmıştık?
Yahu gündem saniyede bir değişince yetişemiyorum, napayım.
Sahilde kalmıştık, hadi topuklayalım.
Arkadaşım çekti tabureyi yanıbaşıma, başladık konuşmaya.
Biz konuşmaya başlarken üç kişiydik.
O arada diğer arkadaşlar da geldi; birken beş, etraftakiler toplanınca beşken elli beş olduk.
Sahte diploma hakkında ne düşündüğümü sordu arkadaşlarım.
Baya bir kalabalık olunca ben de bir hava, bir hava, bir akademisyen edasıyla konuşmalar…
Yakışır ama; çete tam çökertilecek zamanı buldu.
Neyse çeteden bol ne var!
Hayır yani bu kadar sahtekârlığın içinde bir tek diplomanın sahteliğine mi takıldınız dedim.
O kadar çok yazılıp çizildi ki ben gerek duymadım.
Yanan ormanlarımızın acısı insanın yüreğine oturunca gerisi teferruat gibi geliyor bana.
Çanakkale’de binlerce hektar orman küle döndü, köylüler tahliye oldu ve sonunu hemen hemen hepimiz tahmin edebiliyoruz.
Ve diğer yanan bölgeler…
Hüsran!
Her sabah yataktan kalkarken, “Bu sabah neyle karşılaşacağım, ne duyacağız?” diye uykulu değil korkulu gözlerle uyanır oldum.
Nal seslerinin yerini topuk sesleri aldı.
Dün birbirlerine hakaret eden topuklu efeler, siyasiler AK’landı mı?
Bu kadar saydık, sövdük!
Alnımız ak mı oldu?
Peki bunun sahte diplomadan farkı ne?
Bu da bir kandırmaca, aldatmaca değil mi?
Bunu bu sabah daha iyi anladım.
Bazı lekeler bulaşıcıdır ve çok çirkin bir iz bırakır kalplerde.
Lakin öyle güzel izler var ki kalpleri nur gibi aydınlatır.
Amerika’nın ünlü şarkıcısı Jamal Roberts, ailesi tarafından göz çevresindeki kara leke yüzünden terk edilen bebeği evlat edinmiş.
Bazı lekeler hiç çıkmaz, hatta tarih yazar ve siz o aileyi isteseniz de asla terk edemezsiniz.
Çünkü bulaşıcıdır.
Bütün topluma bulaşır ve beynini uyuşturur.
Ve bir gün kaçarken topukları yağlarsınız.
Sevgiyle kalın.
Sevdiğiniz, inandığınız yolda Allah sabit kılsın.
M&DEV