Bursa Tekstilinde Yeşil Dönüşüm
Bursa tekstil sektörü, değişen dünya koşullarına uyum sağlamak için önemli bir adım atıyor. Artık ünlemli bir şekilde öne çıkan konu, Yeşil Dönüşüm. BTSO’nun öncülüğünde düzenlenen bu etkinlik, sektörü geleceğe taşıma vizyonunu ortaya koyuyor.
Bu büyük buluşmaya, BTSO Başkanı İbrahim Burkay başta olmak üzere sektörün önde gelen temsilcileri, uluslararası çevre projelerine destek veren kuruluşların temsilcileri ve kamu yetkilileri katıldı. Katılımcılar, yeşil dönüşümün sektörü nereye taşıyacağı konusunda görüşlerini paylaştı.
Bursa tekstil sektörü için “yeşil” kavramı, sade bir renkten çok daha fazlası anlamına geliyor. Döngüsel ekonomi uygulamaları, karbon ayak izinin azaltılması, atık yönetimi ve sürdürülebilir hammadde kullanımı bu sürecin temel unsurları. Bu dinamikleri yakalayabilen firmaların, sektörün liderleri arasında yer alacağı düşünülüyor.
Avrupa Birliği’nin getirdiği Avrupa Yeşil Mutabakatı, Bursa tekstil sektörü için hem bir zorunluluk hem de bir fırsat olarak öne çıkıyor.
AB’ye ihracat yapan firmalar, çevre standartlarını karşılamak zorunda. Bu kurallara uyum sağlamayan firmaların ek maliyetlerle karşılaşacağı öngörülüyor.
BTSO Başkanı İbrahim Burkay’ın bu konuda verdiği mesaj çok net:
“Yeşil dönüşümü yakalayabilen firmalar, hem iç hem de dış piyasalarda fark yaratacak. Bu süreci erteleyenler, rekabetçi avantajını kaybedecek.”
Bu açıklamalar, firmaların dönüşüme neden çok daha hızlı adapte olmaları gerektiğini gözler önüne seriyor. Bu dönüşüm sadece Avrupa pazara uyum sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda yerli pazarda da fark yaratacak.
Yeşil dönüşümü benimseyen şirketler, pazarda önemli bir rekabet avantajı elde edecek. Atık yönetimini iyileştiren, karbon ayak izini azaltan ve döngüsel ekonomi ilkelerine uygun hareket eden firmalar, yüksek taleple karşılaşacak.
BTSO’da gerçekleşen bu toplantı, Bursa tekstil sektörü için önemli bir eşik oldu.
Firmaların bu dönüşümü benimsemeleri, sektörün geleceğini belirleyecek.
Artık “yeşil” olmak bir tercih değil, zorunluluk haline geldi.
Bu süreci yakalayamayan firmaların pazar payından feragat etmek zorunda kalacağı açıkça ortada.