CHP’de Yeni Dönemin Parolası

Siyaset sadece kimin kazandığıyla değil, nasıl bir yön çizildiğiyle anlam kazanır.
Bir kurultay bazen yalnızca delegelerin iradesi değildir; aynı zamanda bir partinin geleceğe nasıl bakacağını da ortaya koyar.
CHP’nin 38. Olağan Kurultayı, bu anlamda dikkat çekici bir dönemeç oldu.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun 13 yıllık genel başkanlık dönemi sona erdi.
Yerine, “değişim” söylemiyle yola çıkan Özgür Özel genel başkan seçildi.
Bu sadece bir lider değişimi değil, aynı zamanda partinin yeni bir çizgi arayışının yansımasıydı.
Kurultayın ikinci gününde yapılan Parti Meclisi (PM) seçimleri de bu arayışın nasıl şekillendiğini gösterdi.
60 kişilik PM’ye, Özgür Özel’in hazırladığı anahtar listeden 49 isim girdi.
Bu tablo, delegelerin yeni genel başkana güven duyduğunu ortaya koydu.
Parti Meclisi, CHP’nin politika üretiminde ve kadro belirlemesinde en yetkili organlardan biri.
Dolayısıyla, Özgür Özel’in PM’de geniş bir destekle temsil edilmesi, parti içi karar alma süreçlerinde elini güçlendirdi.
Seçim sürecinde İstanbul dengesi belirleyici oldu.
Ekrem İmamoğlu’nun önerileri doğrultusunda hazırlanan listeye, İmamoğlu’na yakın isimler yüksek oylarla girdi.
Gökan Zeybek, Özgür Karabat, Bedirhan Berk Doğru ve Ozan Işık bu isimler arasında yer aldı.
Bununla birlikte, bazı isimler listeyi delerek PM’ye girmeyi başardı.
Bunlar arasında Müslim Sarı, Mehmet Tüm, Ali Haydar Hakverdi ve Semra Dinçer dikkat çekti.
Ve Bursa’dan Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Parti Meclisi’ne girerek Bursa’nın CHP içindeki temsil gücünü artırdı.
Kurultayda, eski Genel Başkan Kılıçdaroğlu’na yakınlığıyla bilinen Oğuz Kaan Salıcı karşı liste çıkardı.
Ancak Salıcı, yeterli oyu alamadı ve PM dışında kaldı.
Listesinden sadece 9 isim seçilebildi.
Kadın kotası sayesinde Aylin Nazlıaka PM’ye giren isimler arasında yer aldı.
Yeni PM’nin ilk toplantısında, partinin Merkez Yönetim Kurulu (MYK) belirlenecek.
Özgür Özel, yasal itiraz sürecinin ardından mazbatasını alacak ve Kemal Kılıçdaroğlu’yla bir devir teslim töreni gerçekleştirecek.
Sonrasında, gözler Mart 2024’teki yerel seçim sürecine çevrilecek.
Son Söz
Bir partide değişim, yalnızca yeni isimlerle olmaz.
Gerçek değişim; karar alma biçiminde, örgütle ilişkide ve seçmene verilen mesajda ortaya çıkar.
CHP’nin geçirdiği bu kurultay süreci, hem içeriden hem dışarıdan yakından takip edildi.
Bundan sonrası için asıl mesele, bu değişimin bir vizyona dönüşüp dönüşmeyeceği.
Zaman, sadece kimlerin seçildiğini değil, kimin neyi nasıl yönettiğini de gösterecek.
Ve siyaset, en nihayetinde güven inşa etme sanatıdır.
Yeni kadroların bu güveni ne ölçüde sağlayacağı, hem parti için hem ülke için belirleyici olacak.