Fahiş Fiyat Millete Zuldür.

CHP Bursa Milletvekili Hasan Öztürk’ün market alışverişi, özellikle muhalif medyada ciddi ilgi gördü. Aslında tüm medyada ilgi görmesi gerekirdi.

Öncelikle, artık matematikle açıklanamayan bu enflasyon ve hayat pahalılığına karşı devletin sert tedbirler alması gerekiyor. Ama hâlâ seyrediyoruz!

İki güzel örnek verebilirim ve bu örneklerin aslında bir kampanyaya dönüşmesi, devletin de bu konu üzerinde teşvik edici olması gerekir.

Kestel Belediyesi, 400 gram ekmeği 10 TL’den satıyor. Bu, Bursa’nın en ucuz ekmeği. Kestel Belediyesi, en son Mayıs 2023’te ekmeğe zam yapmıştı. Ramazan ayını da göz önünde bulundurarak Mayıs ayına kadar ekmeğe zam yapmayacaklarını açıkladılar. Diğer belediyeler nerede?

BESAŞ’ın da Ramazan ayı boyunca zam yapmayacağı yönünde duyumlarımız var.

Ne kadar güzel, ne kadar olumlu haberler bunlar… Ancak yetmez.

Ramazan ayı öncesi zam yapmak için yarışan gıda üreticilerine ve satış yapan açgözlülere karşı önlem alınması lazım. Yarış var ama hayırda değil, vicdansızlıkta!

Örneğin Sanayi ve Ticaret Bakanlığı önemli bir uygulamayı başlattı

Marketfiyatı.org.tr adında yeni bir internet sitesi yayına başladı.
Marketlerdeki ürün fiyatları günlük olarak buraya aktarılıyor.
Fiyat karşılaştırma imkânı sunuluyor.

Ramazan ayı öncesi ve süresince zam yapılıp yapılmadığı buradan kontrol edilebilir.

Devlet, zam yapana kâbus gibi çökebilir.

Öyle boykotla falan değil, devletin gücüyle bu istikrar sağlanmalı.

Boykot, özellikle temel gıda için mantıklı bir çözüm değil.

Düşünün, bir ilçedesiniz ve fırınlar zam yaptı. Neyi boykot edeceksiniz Allah aşkına?

Devletin o zamma müdahil olması gerekir.

Aslında mesele sadece Ramazan ile sınırlı olmamalı.

Fahiş fiyat millete zuldür.

Bu zulmü önlemek kamunun görevidir.

Bir arkadaşım anlattı:

Fırınlar, zincir marketlere 8,50 TL’den ekmek veriyor.
Ancak kendi tezgâhlarında 15 TL’den satıyorlar. Utanmazlığın zirvesi!

Bu da şu anlama geliyor:

Aslında ekmek 8,50 TL’ye satılabilecekken, fırınlar neredeyse iki katına satıyor!
“Kurtarmıyor” diyerek zam yapmıştınız.
Peki, 8,50 TL’nin kurtardığı yerde bu neyin zammı?

Ve bu utanmazlık her alanda devam ediyor.

Markete giren “Yandım anam!” diye çıkıyor.

CHP Bursa Milletvekili Hasan Öztürk de bir markete giderek alışveriş yaptı.

Market arabasına kıyma, hurma, zeytin, peynir, yağ çeşitleri, makarna, bakliyat, un ve şeker gibi temel gıda maddeleri koydu.

Kasaya geldiğinde toplam 5.275 TL ödedi.

Pastırmanın kilosunun 1.700 TL olduğunu görünce sepetten çıkardı. Bu fiyatlara pastırma değil, altın satıyorlar herhalde!

Bu, gerçekten vatandaşın gündemi.

İnsanların gıdaya ulaşımını sağlamak için, fiyatları ahlaksızca artıran, değerinin çok üstünde fiyat uygulayan, bile bile insanları ve kamuoyunu tahrik eden gıda teröristlerine karşı demir bir yumruk şart!

Ancak, sadece zincir marketlere uygulanan para cezası ile bu sorun çözülemez.

Kestiğin ceza bu zincir marketlere etki eder mi?

Neden mi etmez?

Çünkü bu marketlerin yüzlerce şubesi, binlerce ürünü var. Her ürüne sadece bir kuruş zam yapsalar, o cezanın katbekat fazlasını dakikalar içinde geri kazanırlar.

Daha sert müeyyideler gerekiyor.

Gerekirse devlet, bir süre fiyatları dondurmalı ya da bir dönem uygulandığı gibi fiyat üst sınırı koyulmalı.

Çünkü bu iş çığırından çıktı!

Ekonomik zorlukların uzun sürmesi, toplumları çürüten, bozan ve uçuruma sürükleyen bir durumdur.

Ekonomik buhranlar:
Ahlak başta olmak üzere, toplumlardaki tüm değerleri hırpalar ve zayıflatır.
Millet olma ve milleti yaşatma gibi temel değerlerin aşınmasına yol açar.
Bağlılığın ve sadakatin zayıflamasına sebep olur.
Toplumları bir arada tutan unsurların yok olmasına neden olabilir.

Evet, üretime, gelişmeye, konuta, köprüye, yola, trene, vergiye, imeceye, kalkınmaya çok ihtiyacımız var.

Ancak toplumun geniş kesimleri fakirleşirse,
İnsani gelişim, uygar toplum ve toplumsal huzur sağlanamaz.

Fiyatları uçuranların insafına kalırsak, toplumun huzuru da kalmaz!

Sonuç olarak…

Ramazan ayı öncesi devlet, elindeki imkânları kullanarak, oruç ayında vatandaşın sofrasına gözünü diken alçaklara fırsat tanımamalı!

Kooperatif Marketler başta olmak üzere, gıdada (et, süt, peynir) ciddi indirimler yapılmalı.
Devlet destekli kooperatifler, vatandaşın sofrasına uygun ve makul fiyatlarla gıda sunmalı.

Bu mesele sadece Ramazan ile sınırlı kalmamalı, milletin refahı her daim korunmalı.

Çünkü yokluk içinde kalan halkın öfkesi, kimseyi mutlu etmez!

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu