MGK Toplantısı Sonrası 8 Maddelik Bildiri: Terör Duvarı Tamamen Yıkılacak
Milli Güvenlik Kurulu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde toplanmıştır. Toplantı, saat 17.00’da başlamış ve yaklaşık iki saat sürmüştür. Toplantı sonrası İletişim Başkanlığı tarafından yazılı bir açıklama yayımlanmıştır. Toplantıda şu hususlar vurgulanmıştır: Millî güvenliğe yönelik tehditlerle mücadelede kararlı ve birleşik bir tutum sergilenmesi ve uluslararası gelişmeler ışığında Türkiye’nin istikrar ve güvenlik arayışının öncelikli hedef olarak korunması.
Terörle mücadelede PKK/KCK-PYD/YPG, FETÖ ve DEAŞ başta olmak üzere tüm tehditlerin karşısında milli birlik ve beraberliğin güçlendirilmesi ve güvenlik tedbirlerinin kararlılıkla uygulanması gerektiği ifade edilmiştir. Ayrıca, ulusal güvenliğe yönelik tehditlerin yalnızca iç güvenlikle sınırlı kalmayıp, yurt içi ve yurt dışı operasyonlarla da kararlı biçimde yürütüleceği belirtilmiştir.
Terörsüz Türkiye hedefi kapsamında, Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında yürütülen çalışmaların desteğiyle atılan adımların sonuçlarının değerlendirildiği ve terör duvarının yıkılarak huzur, refah ve güven ortamının daim kılınması yönündeki iradenin pekiştirildiği ifade edilmiştir. Bu süreç, komşu coğrafyada terörün her tür tezahürüne karşı kararlı bir duruşla sürdürülmektedir.
Suriye ve Irak ile ilgili konular ele alınmış; Suriye’nin toprak bütünlüğü ve birliği ile Irak’ın güvenliği, istikrarı ve refahı tehdit eden etkenler değerlendirilmiş, komşulara yönelik bölgesel çatışma risklerini engellemeye yönelik desteğin artırılacağı vurgulanmıştır.
İsrail’in Gazze politikaları konusunda, insani felaketlere ve açlıktan kaynaklanan ölümlere yol açan uygulamalara dikkat çekilmiş; soykırımın durdurulması ve sorumluların hesap vermesi gerektiği belirtilmiş ve adil ve kalıcı bir barış için Türkiye’nin katkılarının sürdürüleceği ifade edilmiştir.
Kıbrıs meselesi bağlamında, Kıbrıs Türklerinin egemen eşitlik ve eşit uluslararası statülerinin tanınmasına dayanan iki devletli çözüm yaklaşımı desteklenmiş ve Ada’daki barış ortamını bozabilecek tüm işlemlere karşı kararlı duruşun sürdürüleceği kaydedilmiştir.
Rusya-Ukrayna Savaşı bağlamında mevcut durum değerlendirilmiş, savaşın yayılma riskine dair endişeler ifade edilmiş ve barışın tesisine yönelik Türkiye’nin daha fazla sorumluluk üstlenmeye hazır olduğu belirtilmiştir.
Ermenistan-Azerbaycan Normalleşme ve Nahçıvan hattı konusu ele alınmış; bölgesel faydalar gözetilerek ulaşımı engelsiz kılacak adımlar ve nihai barış hedefi üzerinde durulmuştur.
Bosna-Hersek konusundaki son gelişmelerin değerlendirilmesiyle ülkenin egemenliği, toprak bütünlüğü ve anayasal düzenine olan desteğin teyit edildiği ifade edilmiştir.
