Mersin Şehir Tiyatrosu 25. Sezonu Açtı
Giriş ve Gecenin Atmosferi
Kongre ve Sergi Sarayı’nda sahnelenen prömiyerde salon tam kapasite doluydu. Seyirciler, rüya ile gerçeğin iç içe geçtiği büyülü bir atmosferde geceyi yaşadı. Oyunun dekor ve kostüm tasarımı Zehra Alev Tol’a, ışık tasarımı Şükrü Kırımoğlu’na, müzik tasarımına Cem Altun’a ve koreografiye Serbülent Biçer ile dramaturjiye Taner Çelik’e emek veren ekipler, sahnede görsel ve duygusal bir sanat şöleni suntu.
Aşkın deliliğini, rüyanın büyüsünü ve doğanın uyanışını anlatan Bahar Noktası, Shakespeare’in klasik metnini Anadolu’nun dokusuyla birleştiriyor. Oyunda, Atina’nın genç âşıkları kadim yasalardan kaçarak kendilerini cinler ve perilerle dolu sihirli bir ormanda bulurlar. Gerçekle hayal, vuslatla ayrılık iç içe geçerek bu masalsı yolculuğu şekillendirir.
Oyuncular ve Genel Sunum
Mersin Şehir Tiyatrosu’nun oyuncu kadrosu ile yeniden hayat bulan eser, izleyicilerden yoğun ilgi gördü ve prömiyer sonunda dakikalarca ayakta alkışlandı.
Kadro ve Yorumlar
İnsanı merkeze alan yaklaşım konusunda konuşan belediye temsilcileri, projenin sadece altyapı çalışmalarıyla değil, sanata ve insan odaklı yaklaşımla da ön planda olduğunu belirtti. Başkan ve yetkililer, tiyatronun şehir için bir sanat fabrikası niteliğinde olduğunu vurguladılar. Ekip, bu süreci “bir sanat ocağı” olarak tanımlayarak, gelecekteki projelerin de bu vizyonla ilerleyeceğini ifade etti.
Sanat ve Şehrin Bütünleşmesi
Genel Sanat Yönetmeni Ozan Erdönmez, Bahar Noktası ile Şehir Tiyatrosu’nun 25 yıllık yolculuğunun bir dönüm noktasını temsil ettiğini belirtti. Tiyatro, şehrin hafızası ve yansıması olarak öne çıktı. İzleyicilerin sanata olan ilgisinin arttığına işaret eden açıklamalarda, şehir tiyatrosunun ilerleyen dönemde de büyüyerek devam edeceği vurgulandı.
İzleyici Perspektifi
Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız, sanata yapılan yatırımların şehir için önemine değindi ve oyunların tüm ilçelere ulaştırılmasının gerekliliğini belirtti. Görüşmede, oyun deneyiminin kent genelinde paylaşılmasının kent kültürü için kritik olduğuna vurgu yapıldı.
