Köprüden Önce Son Çıkış!

Bazı hikâyeler vardır, başlangıcı siyaset meydanında atılan gülücüklerle başlar…
Sonu ise sırtını dönen liderler, havada kalan eller ve kulislerin karanlık odalarında yazılır.
Özlem Çerçioğlu’nun hikâyesi de tam olarak böyle.
10 Temmuz: El Sıkmama Krizi
10 Temmuz’da Ankara’da yaşanan o sahne, bence her şeyi anlattı.
Mansur Yavaş ile tokalaşan Özgür Özel, gözünün önündeki Özlem Çerçioğlu’nu yok saydı.
Ne bir tebessüm… Ne bir bakış… Ne bir el…

Ve o an, Çerçioğlu’nun uzattığı el, tüm kameraların önünde havada kaldı.
Bence o gün, AK Parti’ye geçiş kararı orada mühürlendi.
Geriye sadece “doğru zaman”ı beklemek kalmıştı.
Doğru Zaman: AK Parti’nin 24. Yılı
O zaman da geldi… Hem de AK Parti’nin 24. kuruluş yıl dönümü.

Cumhurbaşkanı Erdoğan kürsüdeydi:
“Bugün önemli katılımlar olacak” dedi.
Kulislerde bu söz “Topuklu Efe geliyor” şeklinde yorumlandı.
Ve kısa bir süre sonra, Erdoğan, Çerçioğlu’nu sahneye çağırdı…
Elinde AK Parti rozeti, kameralara poz, alkışlar, tezahüratlar…
İronik olan şu ki; CHP’de yıllarca eleştirilen, hakkındaki iddialar dosyalar konuşulan bir isme şimdi AK Parti rozetinin takılması…
Kulislerde Memnuniyet mi? Pek Değil…
Sandığınız gibi “Herkes memnun” değil.
Kulislerden gelen fısıltılar net:
AK Parti içinde ciddi homurdanmalar var.
Bazı isimler “Yolsuzluk iddiaları ayyuka çıkmış bir isme tören yapmak siyasetin dibe vurmasıdır” diyor.
Bazıları ise “Seçmene bunu nasıl izah edeceğiz?” diye soruyor.
Dahası, bu transferin parti içinde küçük çaplı bir kriz yarattığı, kapalı kapılar ardında seslendiriliyor.

İddialar ve İnce Mesajlar
Üstelik, bu geçişin öncesinde Çerçioğlu hakkında ortaya atılan iddialar var:
“Cezaevine girmekten korktuğu için AK Parti’ye geçti” söylentisi…
Çerçioğlu bu iddialara rozet töreninde açık açık karşılık verdi:
“Hakkımda ne iddia varsa açıklasınlar. Yargıdan da yargılanmaktan da hiçbir zaman korkmadım.”
Ama bir cümle daha ekledi ki, o cümle not alınmalı:
“CHP ile yaşadığım sorunları ahlaken açıklamam, ama gerekirse tek tek açıklarım.”
Bu söz, bana göre gelecek günlerin siyasi şantaj malzemesi olabilir.
Masada Başka Dosyalar da Var
Çerçioğlu’nun adı uzun süredir ihale dosyaları, şirket ilişkileri ve soruşturmalar ile anılıyor.
“Aziz İhsan Aktaş soruşturması” bunlardan sadece biri.
Jantsa dosyası ise bir diğeri…
Eşi Ercan Çerçioğlu’na ait bu şirket, geçmişte Aydın Büyükşehir’den bolca ihale almış.
Üstelik CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in “Batmak üzere olan o jant firmasına ne oluyor?” çıkışı hâlâ unutulmuş değil.
Erdoğan Neden Onay Verdi?
Şimdi asıl soru burada:
Onca rahatsızlığa rağmen Erdoğan neden bu transfere onay verdi?
Bir görüşe göre bu, Aydın özelinde rakibi sahadan silme hamlesi.
Başka bir görüşe göre ise bu tür isimleri partiye almak, AK Parti’nin kendi ilkelerine hançer saplaması.
Ve işin ironisi şu: Bu hamle ne AK Parti seçmeninde ne de CHP’den kopan tabanda büyük bir heyecan yarattı.

Ve…
Siyasette tokat, bazen öyle bir yerde patlar ki…
Ne kürsüde duyulur, ne de salonda…
Ama yankısı, parti koridorlarından sandık başına kadar uzanır.
Ve o an geldiğinde, kimse “nereden geldi” diye soramaz.
Özlem Çerçioğlu’nun AK Parti’ye geçişi, kısa vadede manşetlere renk kattı, evet.
Ama uzun vadede bu hamlenin faturası kime kesilecek, işte onu göreceğiz.
Ve bence en önemlisi…
Bu hikâyenin bize tekrar hatırlattığı şey şu:
Siyasette kimse kimseye sonsuza kadar dost ya da düşman değildir.
Herkes, doğru zamanda, doğru köprüyü arar.